30 Ocak 2009 Cuma

Ocak ayını da tükettik...2009'a savaşlarla,ölümlerle başladık.Çok ağladık,çok üzüldük.
Şubat ayı hepimiz için daha iyi olsun.Renkli olsun...Barış dolu,umut dolu olsun.
Ellerimizi birleştirelim.Bütün sorunlar yok olsun.

Parlayan güneşin ışığı denize vurur bazen...Durgun sakin masum bir yüz sanki...
Bazen de hırçın dalga olur,korkutur...
Denizin dalgası düşlerin mavisi olur kimi an...
Bazen de sukut altındır,söz gümüş...
Havalar çok güzel İzmir'de dışarıya atıyoruz kendimizi...
Mutlu hafta sonları herkese...

BİR ÖNERİ...

Ceketimin yakasını taşlarla ve kurdeleyle,kollarını taşlarla süsledim...
Değişik bir havası oldu.Siz de yapın.Sıkıldığınız ceketleri aksesuarlarla yenileyin.

MASALLAR...

Çocukları eğlendirirken eğiten, onları hayata hazırlayan, doğruya ve güzele yönelten, onlara iyi bireyler olmalarını öğütleyen edebiyat ürünü deyince aklınıza ilk ne gelir? “Masal” dediğinizi duyar gibiyiz. Masallar, çocukları dış dünya konusunda bilgilendiriyor, onların hayal kurma yeteneğini geliştiriyor, iyilerin ödüllendirileceğini kötülerin cezalandırılacağını gösteriyor. En önemlisi ana dilini düzgün kullanmayı öğretiyor. Bu nedenlerden dolayı çocukların eğitiminde masallardan mutlaka yararlanmak gerekiyor diyor uzmanlar...

AFFETMEK...

Affetmek bazen nefreti unutturur...Bazen de acıyı hissetmeyiz affederken...
Ama zordur affetmek...
Affediyorsanız yüce gönüllüsünüzdür...

29 Ocak 2009 Perşembe

''En çok pişman olduğum şey; pişman olacağım diye yapamadıklarım ve dokunamadıklarımdır.(William SHAKESPEARE) ''



Bazen gözlerimi kapatıp başka dünyalara dalmak keyif veriyor...


28 Ocak 2009 Çarşamba


Güzel bir geceydi.Teşekkürler; ARZU&ARDA...İyi ki varsınız:))Sizi seviyorum:))

I Love You - Celine Dion And Faith Hill - The funniest videos are a click away

FIRINDA KABAK MÜCVERİ...

Fırında kabak mücveri yaptım.Tarif için;Yemek cini
Ben farklı yapıyordum.Bu daha lezzetli oldu. Teşekkürler.
Anıl çıtır yerlerine bayıldı:))



Bol bol sulu boya yaptık bugün:))

Her zaman mutlu ya da her zaman mutsuz olamayız...
Ama her zaman umut dolu,dürüst olabiliriz:))
Umut dolu bir hafta olsun:))
Bulunduğun Kıyıdan Ayrılmazsan Okyanusun Ötesindeki Adalara Asla Ulaşamazsın...

''Kurduğumuz en büyük hapisane içimizdedir. (Çin atasözü)''

27 Ocak 2009 Salı


- The best bloopers are here

MİMLENDİM:))

Canım arkadaşım smilena mimlemiş beni;
1- Yakınınızda bulunan ilk kitabı alın.
2- 161. sayfayı açın.
3- 5. cümleyi okuyun.
4- Blog sayfasına yazın.
5- En güzel cümle ve en güzel kitabı seçmeyin.Sadece yakınınızda olan ilk kitabı alın.
6- 5 blog arkadaşınıza yollayın.
Yakınımda bulunan ilk kitabım;Tavuk suyuna çorba kitabı ve 161.sayfanın 5.cümlesi şöyle;
''Yatağa uzandığında yorgun olsa da uyuyamıyordu.Kafasındaki düşünceleri bir türlü dağıtamıyordu.''(Böyle bir cümle işte.Bu ruh halinde olabiliyoruz bazen.Özellikle engeller olunca hayatımızda...)
Ben de kimi mimlesem acaba;ooooooo....
Buldum;Arda&Arzu...


ÖZLEMEK...

Özlemek zordur.Burnumuzun direği sızlar bazen özlemlerimiz için...
Kimi zaman ağlamaktır,kimi zaman nefes almak...
Bazen kaybetmektir,bazen özgür bırakmak...
En zoru, dayanmamızın güç olması...
En yücesi ise sonsuz sevgidir,kalplerde bitmeyen...
Ispanaklı lorlu,domatesli,baharatlı bir kahvaltı...Değişiklik yapın.Güzel oluyor:))

26 Ocak 2009 Pazartesi


Anılın biten bileziği...Dinazoruna yapmış.Öyle diyo...
Hazret-i Peygamber, herkesi çocukları öpmeye teşvik eder: "Çocuklarınızı çok öpün. Zira her öpücük için Cennet'te size bir derece verilir. Melekler öpücüklerinizi sayarlar ve sizin için yazarlar." buyurmuşlardır. (Müsned-i Zeyd b. Ali)
Tatilin tadını çıkarmaya başladık...O piti piti...Hangisi izlenmeli???Say baştan....

25 Ocak 2009 Pazar

Hafta sonumuz uçurtmalı ve alışverişle geçti...E tabi gece yağan yağmuru,şiddetli fırtınayı unutmamak lazım:))

Hayatımda sevgi oldukça varım.Nefretten korkar kaçarım...

Kaybolmuştum ya bir adet bilezikle geri döndüm.
Dün geceden...Piknikteydik...


24 Ocak 2009 Cumartesi

LAMBADA...


Kaoma - Lambada - The funniest bloopers are right here
Martılar hep yakınımızdadır.Ama hiç yanımıza gelmezler...
Hep yanyana olsakta;bir o kadar uzağız...

23 Ocak 2009 Cuma

Acı çektiğim zaman kaçıyorum.Mutlu olduğum zaman daha çok sarılıyorum....
Bugün ilk karnemizi aldık.Daha doğrusu gelişim raporumuzu...Genel olarak iyi.Çünkü;Anıl okula başladığında kendini ifade edemiyordu.Tam olarak konuşamıyordu.Özel eğitim kurumundan aldığımız dil eğitimi,dikkat eğitimi sayesinde kendini tanımlayıp ifade edebiliyor.Çok şükür...:)
Bugün çosasım var...Rengarenk boncukların cazibesine kapılıp,kaybolasım var...

YENİ İÇİN...

Yeni bir şeye başlamak için,yer açalım...
Zihnimizi temizleyelim ki yeniye açık olalım...
Bol temizlikli hafta sonları:))

Her şeyi karıştıran pamuk eller dinlenmeye çekilmiş durumda...
Ellerin içimde ki su sanki...
Kokladım kokladım öptüm onları...

22 Ocak 2009 Perşembe




Hava güneşliydi.Form koruma yolları arandı...

ZAMAN...

Sabahları erken kalkarsak,daha çok keşfederiz...

Daha çabuk işlerimizi bitiririz...

Zaman çok önemli...

Asla boşa gitmesin...

HİÇ HAYALLERİNİZDEN SIFIR ALDINIZ MI ?

Bu öykü, çiftlikten çiftliğe, yarıştan yarışta koşarak atları terbiye etmeye çalışan gezgin bir at terbiyecisinin genç oğluna kadar uzanır. Babasının işi nedeniyle çocuğun orta öğretimi kesintilere uğramıştı. Orta ikideyken, büyüdüğü zaman ne olmak ve yapmak istediği konusunda bir kompozisyon yazmasını istedi hocası.. Çocuk bütün gece oturup günün birinde at çiftliğine sahip olmayı hedeflediğini anlatan 7 sayfalık bir kompozisyon yazdı. Hayalini en ince ayrıntılarıyla anlattı. Hatta hayalindeki 200 dönümlük çiftliğin krokisini de çizdi. Binaların, ahırların ve koşu yollarının yerlerini gösterdi. Krokiye, 200 dönümlük arazinin üzerine oturacak 1000 metrekarelik evin ayrıntılı planını da ekledi. Ertesi gün hocasına sunduğu 7 sayfalık ödev, tam kalbinin sesiydi.. İki gün sonra ödevi geri aldı. Kağıdın üzerinde kırmızı kalemle yazılmış kocaman bir "0" ve "Dersten sonra beni gör" uyarısı vardı. "Neden "0" aldım?" diye merakla sordu hocasına, çocuk.. "Bu senin yaşında bir çocuk için gerçekçi olmayan bir hayal"dedi, hocası.. "Paran yok. Gezginci bir aileden geliyorsun. Kaynağınız yok. At çiftliği kurmak büyük para gerektirir. Önce araziyi satın alman lazım. Damızlık hayvanlar daalman gerekiyor. Bunu başarman imkansız" ve ekledi:"Eğer ödevini gerçekçi hedefler belirledikten sonra yenidenyazarsan, o zaman notunu yeniden gözden geçiririm." Çocuk evine döndü ve uzun uzun düşündü. Babasına danıştı. "Oğlum" dedi babası "Bu konuda kararını kendin vermelisin.Bu senin hayatın için oldukça önemli bir seçim!." Çocuk bir hafta kadar düşündükten sonra ödevini hiçbir değişiklik yapmadan geri götürdü hocasına.. "Siz verdiğiniz notu değiştirmeyin" dedi.. "Ben de hayallerimi.."..... O orta 2 öğrencisi, bugün 200 dönümlük arazi üzerindeki 1000 metrekarelik evinde oturuyor. Yıllar önce yazdığı ödev şöminenin üzerinde çerçevelenmiş olarak asılı. Öykünün en can alıcı yanı şu: Aynı öğretmen,geçen yaz 30 öğrencisini bu çiftliğe kamp kurmaya getirdi. Çiftlikten ayrılırken eski öğrencisine "Bak" dedi, "Sana şimdi söyleyebilirim. Ben senin öğretmeninken,hayal hırsızıydım. O yıllarda öğrencilerimden pek çok hayal çaldım. Allah' tan ki, sen, hayalinden vazgeçmeyecek kadar inatçıydın."


21 Ocak 2009 Çarşamba

:)))))))))))))Bugün beni mutlu çok mutlu eden hediyeler...Tabi ki Prensesten geliyor..:))
Asilliği ve güzelliğiyle büyüleyen,sempatikliği ve dostluğuyla vazgeçemediğim,Samimiyetine ve dürüstlüğüne güvendiğim birisi o.Tabi ki Monishim.Tekrardan çok teşekkür ederim.Zahmetler etmişsin.Anıla da şapka almış.Bayıldı.Hemen taktı bile:))
Seni çok seviyoruz prenses:))

TİYATRODAYDIK...




Biz bugün çocuk tiyatrosuna gittik.Anıl çok sevdi bu oyunu...
Yaşamın her anında kesitler bulabiliyoruz Tiyatrolarda...
Kimi zaman mutlu,umutlu,hüzünlü,ağlamaklı oluyoruz.Tiyatroyu seviyorum:))




Dün geceden...:)) Nergis ve sümbüle aşık olan ben...

PSİKOLOJİK ÇÖZÜMLER...

KARIN AĞRISI : Zihinsel tahriş,sabırsızlık,çevreden duyulan rahatsızlık.
ÇÖZÜMÜ : Bu çocuk yalnızca sevgiyi ve sevgi dolu düşüncelere karşılık veriyor.
Her şey barış dolu.Düşünce modelini uygulayın...

20 Ocak 2009 Salı

Hayatınızı pembe dizi drama şeklinde yaşamayın...
Sinirlenmeden,öfkelenmeden kızmadan yaşamayı öğrenin...



Yılan ve Adam...

Çok eskiden köyün birin de bir yaşlı evliya ve fukara oğlu yaşarmış bu köyün hemen karşısın da da çok ama çok yüksek bir de dağ varmış ve bu dağın tam tepesin de için de bir yılan bulunan bir kuyu var imiş ne zaman bu yaşlı evliyanın başı derde girse bu yılanın yanına gider ve yılan da ona bir altın lira verirmiş gel zaman git zaman artık yaşlı adam oraya çıkamaz hale gelmiş ve bir gün oğlunu yanına çağırmış ve demiş ki bak oğlum o dağın tepesin de bir kuyu var oraya git kuyudan bir yılan çıkacak benim oğlum olduğunu söyle ve sana vereceği emaneti al ve bana getir demiş oğlu da tamam baba deyip koyulmuş yola kuyunun başına gelince yılan çıkmış oğlan anlatmış her şeyi yılan da uyuya inmiş ve bir altın vererek bunu babana götür demiş oğlan da için den söyle düşünmüş eğer ben bu yılanı öldürürsem kuyudaki bütün altınları alır ve çok zengin olurum demiş ve yerden aldığı bir taşı yılana fırlatmış taş yılanın kuyruğuna gelmiş ve can havliyle oğlanı ısırmış derken epey zaman sonra oğlan zehirlenerek ölmüş adam iyileşmiş ve doğru yılanın yanına gitmiş her şeyden haberi olan adam başlamış yılana anlatmaya işte öyleydi böyleydi o cahildi falan filan demeye ve demiş ki gel tekrar eskisi gibi dost olalım. yılan şöyle cevap vermiş "yooooookkkkkk olmazzzzzzzzz bende bu kuyruk acısı sende de bu evlat acısı varken biz artık dost olamayız"

19 Ocak 2009 Pazartesi

PUZZLE...




Puzzle çözmeye çalışırken keyif aldığım bir oyun... Çok dikkatli olmak gerekir. Hassastır.zemin çok dikkatli temizlenmiş olmalıdır başlamadan. parçaların altında kalacak ufacık yabancı bir cisim bile şekli bozacaktır yada parçalar birbirine oturamayacaktır.Başlamadan önce parçalara göz atıp neyin nereye konabileceğine karar verilmelidir.

Haftanın başlangıcı yeni puzzlem.5oo'lük...Parçalar az olsada zor bi puzzle seçtim kendime...İnşallah anıl bozmadan bitirebilirim.Hatta puzzle halılarından alsam çok iyi olucak...Strese birebir iyi geliyor.Önerilir:))(Sabırsız olanlar hiç başlamasın.Uygun değil!:)))