44. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nden 7 ödülle dönen bir Semih Kaplanoğlu filmi. Konu: Şair Yusuf, annesi Zehra’nın ölüm haberini alır ve yıllardır uğramadığı kasabadaki çocukluk evine geri döner. Bakımsızlıktan harap düşmüş bir evde onu genç bir kız, Ayla beklemektedir. Yusuf beş yıldır annesi ile yaşayan bu uzak akrabadan habersizdir... Ayla’nın Yusuf’tan bir isteği vardır. Zehra’nın ölmeden önce adadığı adağı oğlu Yusuf yerine getirmelidir. Taşra hayatının durağan ritmi, eski sevgili, dostlar ve hayaletlerle dolu mekanlar ve içini kaplayan suçluluk duygusu yüzünden Yusuf bu teklife karşı koyamaz. Ve Ayla ile birlikte üç-dört saat uzaklıktaki bir yatır türbesinde yapılacak kurban kesimi için yola çıkarlar. Kurbanlığın seçileceği sürünün bulunamaması yüzünden geceyi bir krater gölünün kenarındaki otelde geçirirler ve otelde rastladıkları bir düğünün atmosferi Yusuf'la Ayla'yı birbirlerine yaklaştırır.
1 yorum:
Filmi gecen hafta izledim, nacizane yorumumu yapayım filmle ilgili. Nejat İşler hayranı olarak ve ödüllü film olduğu bilgisiyle büyük bir heyecan ve beklentiyle gitim filme efenim. fekat film beklediğim gibi çıktı diyemem. Yani olağanüstü bir film, ödülü hak etmiş diyemeyeceğim. örneğin Yaşamın Kıyısında filmine de gitmiştim o film buna 10 basar derim.. Filmde diyalog çok az, müzik yok, doğa görüntüleri hoş.. Nejat İşler de boş boş bakıyor çoğu zaman ..
Yani kaçırılmaması gereken bir film diyemeyeceğim, vasat...
Yorum Gönder